Zor Hudutlarda: Kurşun Kalem / Kahraman Çayırlı

Zor Hudutlarda: Kurşun Kalem / Kahraman Çayırlı

Dilek Özhan Koçak yeni romanı Kurşun Kalem’de çok zor, çok ağır konuları ile mesafesini hep koruyor.

Dilek Özhan Koçak’ın ikinci romanı Kurşun Kalem, Corman McCarthy’in 2007 Pulitzer Ödüllü ve sinemaya uyarlanan [yönetmen: John Hillcoat, 2009] Yol romanından “Sahiden cesur musun? / Orta karar. / Yaptığın en cesurca şey ne? / Yola kanlı bir balgam tükürdü. / Sabahleyin kalkmak, dedi.” ve Walter Benjamin’in “Rüyaların tarihi henüz yazılmamıştır.” cümleleriyle açılıyor. Yola böyle çıkıyoruz…  

Kurşun Kalem unutmak ve hatırlamanın savaşıyla, hafızanın sisli koridorlarıyla başlıyor. Ve aynı anda denkleme rüyalar dahil oluyor. Eskimiş çoraptan yapılma bir kukla peki? Hakkı’nın Defteri’nin bir dışarısındayız bir içerisinde. Hakkı ve bir köpek, derken telden oyuncaklar; çok farklı bir roman okuyacağımız hemen belli oluyor.

Dilek Özhan Koçak hiç arabesk yapmıyor. Çok zor, çok ağır konuları ile mesafesini hep koruyor. Özellikle 18 yıl öncesine döndüğümüz İkinci Bölüm’den söz etmek istiyorum. Siyah saçları ve sakalların arasına karışmış tek tük beyazlarıyla kırklı yaşlarındaki Hakkı ile karşılaşıyoruz. “Elinde boş bir çuval ve arsız köpeklere, onlardan daha tehlikeli öteki huysuzlara ölçüyü hatırlatmak ve kimi çöplere kolayca ulaşabilmek için yanından ayırmadığı sopasıyla, İstanbul’un tekinsiz sokaklarında bir başına yürüyor (s.75)” Hakkı. Onunla birlikte çöpleri karıştırıyoruz. Çoraptan nasıl bebek yapıldığını uzun uzun anlattığı kısımları da (s.86) ayrıca beğendim.

Muhtelif mekanlarda ritim yavaşlamıyor Hikaye katman katman açıldıkça; gerçeğin – yalanın, hafızanın, unutmanın, hatırlamanın zıtlıklarıyla hareket ediyoruz. Çok mekan değiştiriyoruz. Kurşun Kalem’in en iyi özelliği belki de muhtelif mekanlarda anlatımın gücünün zayıflamaması ve ritminin yavaşlamaması. Dilek Özhan Koçak Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu. Cumhuriyet gazetesi ve TRT’de muhabir olarak çalışmış; Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde öğretim üyesi. Çok zor, ağır konularıyla mesafesini hiç kaybetmemesinde gazetecilik geçmişinin önemli rol oynamış olabileceğini düşünüyorum. Çünkü bu mesafeyi koruyabilmek hiç de kolay bir husus değil. Böyle durumlarda insan yazdığı karakterlerle özdeşleşme hududunu ayarlayamayıp pek çok tuzağa düşebiliyor. Hele ki bir ailenin yok oluşundan, intikamlardan, çok yoğun duygulardan söz ederken.

Kurşun Kalem
Dilek Özhan Koçak
İthaki Yayınları
Roman / 200 sayfa

Yukarı