Bayramlık / GÜNEBAKAN 06 / Yaşar Ercan
8-14 Nisan 2024
Bayrama iki gün var: Bayram öncesi görmeye alışık olduğumuz son dakika alışverişine çıkanların kalabalıktan şikâyet etmesi ülkemizde gelenektir. Aslında bizde son dakikacılık ve şikâyet, başlı başına bir gelenektir. Hiçbir işimizi zamana bölüp küçük parçalar hâlinde yerine getirmediğimiz gibi işlerimizi son dakikaya bırakıp o stresi iliklerimize kadar yaşayarak sinir harbinden eve kendimizi son anda ve zorlukla atmazsak eğer kendimizi inkâr etmiş oluruz. Zira bu eziyetin başka bir açıklaması olamaz.
Arife: Sözlükte belirli bir günün, belirli bir olayın bir önceki günü olarak geçer. Bizde kullanım alanı daralarak bayramla sınırlanmış olsa da özellikle büyüklerimiz tarafından çeşitli örneklerle; düğün arifesi, yolculuk arifesi, maaş arifesi gibi kullanıldığını görürüz. Arife, büyük günün öncüsüdür. Öncüsü ve habercisidir. Bu nedenle arifeler stresli, yoğun, yorucu, dolu ve telaşlıdır. Bayrama bir gün kala Ramazan ayının tüm birikiminin gözden geçirilmesi ve yarının bayram olduğunun yankılanması arifenin en değerli özelliğidir.
Bayram geldi: Çocukların bayramlıklarını sergilediği, büyüklerin işlere bir ara verdiği, normal zamanda hiç kapısı çalınmayan akrabaların, komşuların ziyaret edildiği, “Nerede o eski bayramlar” klişesinin nesilden nesle aktarıldığı, çikolata ve şeker üreten şirketlerin kazancının tavan yaptığı birkaç gün. Hayata bir bayram arası. Sokaklarda çocuk sesleri yükseliyor. Kapılar çalınıyor, bayramlar kutlanıyor, şekerler toplanıyor. Mahallede bu kadar çocuk olduğunu bilmiyordum. Çoğunu ilk kez görüyorum.
Bizimkilerle bayramlaştıktan sonra anneanneme gittik. Yalnız yaşıyor. Dedem öleli neredeyse on yıl olacak. Bu yalnızlığı ancak bayramlarda dağıtıyor. Bizi görünce mutlu oldu. Aslında kimi görse mutlu olacak. Fotoğraf çektirdik, anı olsun istedik. O sırada altmış yıllık fotoğraf albümünü getirdi. Eski fotoğraflara baktık. Hiç görmediğimiz uzak akrabalardan komşunun askere uğurlanan oğluna, teyzelerimin çocukluklarından çeşitli aile bireylerinin ilk vesikalarına kadar detaylı bir arşiv kaydı tutulmuş. O dönemin instagramı bu.
Anneannemden ayrıldık. Yakından uzağa mantığıyla ziyaret listemizi tamamladık. İkramları geri çevirmek ayıp karşılandığından midemizi bozma pahasına önümüze geleni yedik. Yıl boyunca içmediğim kadar çay içtim. Yıl boyunca demediğim kadar elinize sağlık dedim.
Ziyaret: İnsan insanın cenneti olduğu kadar cehennemidir de. İnsanların kan ve gönül bağları yakınlıkları güçlendirirken ilişkileri kökten de kesebilir.Ziyaretler bu yönden önemlidir.İnsanları yakınlaştırır. Duygu paylaşımına olanak sağlar. İçtenliği artırır. Geçici de olsa mutluluk verir. Geniş ailenin olumlu ve olumsuz yönlerini gözlemlemeye yardım eder. Ziyaretleri önemli gün ve haftalara sıkıştırmak yerine arayı çok açmadan sürdürmek iletişimin sağlığı açısından yerinde olur.
Geleneksel ikramlar: Çörek, hoşaf, ev baklavası, dedikodu, sütlaç, kahve.
Görenekler: El öpmek, harçlık vermek, şeker toplamak, sitem etmek, bekarlara “Ne zaman evleniyorsun” demek, daha sık görüşmek üzere sözleşmek, eski alışkanlıkları devam ettirmek. Bayram mesajı: Tüm insanlığın barış, huzur, saygı, sevgi, mutluluk ve insanca yaşama düzeyine erişmiş bir yaşantısının olması dileğiyle, bayramınız kutlu olsun.